Ar-Ge projeleri, İstanbul-Sivas, Araştırma-Geliştirme-Danışmanlık, R&D Research Development

20 Temmuz 2013 Cumartesi

Yönetilebilir Olmayan Büyük ve Riskli Projeler

Ülkemiz büyük ve riskli projeler için deneme tahtası değildir. Riskli olduğu için vazgeçilen teknolojilerin çöplüğü de olamaz. Ör:Termik santraller, Nükleer santraller, HES'ler, vb. Bu yönde alınan kararlar hatalıdır, yükü üstlenilmemelidir.

Yönetilebilirliği zayıf, ciddi riskler barındırıan çöp teknolojilere itibar edilmemesi gerekir. Ör: Eski rüzgar tirbünleri vb.

Yurttaşın haklarına saygı gösterilerek, karar süreçlerine yerel halkta dahil edilmelidir.

Yönetimin yarattığı sorunların ve hak ihlallerinin AİHM'ne kadar savunmalarla geri alınacağı unutulmamalıdır.

http://dirensinop.blogspot.com/2013/07/bu-santrali-baska-hicbir-ulke-onaylamad.html


10 Mart 2013 Pazar

Almanya Enerji Dönüşümü - imc ve Türkiye'deki Turizm baskısı

Ülkelerin yenilenebilir enerjiye geçiş stratejileri 90'lardan bu yana hızla ve kararlı bir şekilde değişip, kamuoyunun bu yöndeki siyasal baskısı artarken, bizim nükleere geçişimiz dışa bağımlılığımız vb haber:

http://www.dailymotion.com/group/cevre#video=xy1y55

Yoğunluğu dağıtan turizm tercihleri:  

Ülkemizin coğrafyası: Kuzeyden Güneye, Doğudan Batıya soğuklar ve rüzgarlar azalıp, yayla/kültür/inanç/kentsel vb turizm yelpazesi her noktada farklı iklim kuşakları içinde genişlerken, tüm bu olasılıklara ve tabiki (eğer lütfedip tutulsaydı, istatistiklere göre artan eğilimler) daha rahat yakalanıp, seyahat acentaları da ona göre organize olunabileceklerdir... 

Bu konulara yönelik düşünülenler ve konuyu sivil insiyatifinde (rantsız amaçlarla) toplum yararına tartışarak, fikir paylaşımlarının artması şart.  Henüz kitle turizmiyle sahillere yığılma ve çarpık yapılaşmayla, her türden sit alanlarıyla, turistik kentlerin hali iç açıcı olmayan bir durumda ne yazık ki... 

Anadolu coğrafyasından ve engin kültüründen biraz olsun anlayanların ve ülkeyi ayrıştırmayanların yönetimiyle güven dolu bir geleceğe doğru ilerlemek dileğiyle...

Kaynak:
Avrupa'nın koruma anlayışı ve kültürel birikimi turistik kentleriyle bizi katlamıştır, o bilinçle yaklaşırsak tabiki zamanla (en az 10 yılda) sollardık, ama doğayı ve kültürel mirası çağlar boyu olduğu gibi koruma fazlasıyla uzmanlık isteyen çok meşakatli bir iştir.-
http://azizcumhurkocalar.blogspot.com/2012/06/turizm-basksndan-kaynaklanan-kentsel.html

15 Aralık 2012 Cumartesi

İSTANBUL NÜKLEER KARŞITI PLATFORM KONGRESİ

İSTANBUL NÜKLEER KARŞITI PLATFORM KONGRESİ

İstanbul Nükleer Karşıtı Platform tarafından 16 Aralık Pazar günü saat 13:00-17:00 saatleri arasında İstanbul Tabip Odası‘nda bileşenlerin katılımıyla kongre düzenlenecektir. İstanbul Tabip Odası Cağaloğlu binasında gerçekleştirilecek kongre iki bölümden yapılacaktır.

 Kongrenin birinci oturumunda, açılış konuşmaları, Nükleer Karşıtı Platform (NKP) Bileşenlerinin konuşmaları, forum ve film gösterimi yapılacaktır. İkinci oturumda ise NKP komisyonlarının oluşturulması ve İstanbul NKP Yürütmesi oluşturulacaktır.
Katılımınızı bekliyoruz.

Tarih : 16 Aralık 2012 Pazar
Saat  :13:00-17:00
Yer : İstanbul Tabip Odası - Kroki için tıklayın

PROGRAM
1. Oturum
·    Açılış Konuşması
·    NKP Tarihi
·    NKP Bileşenleri Konuşmaları
·    Forum (Akkuyu, Sinop, İğneada)
·    Plaket Töreni
·    Film Gösterimi

2. Oturum (Sadece NKP Bileşenleri için)
·    NKP Komisyonlarının oluşturulması
·    İstanbul NKP Yürütmesinin Belirlenmesi

1 Aralık 2012 Cumartesi

Gezegende Yaşam Sürdürülebilir mi?

Sıfatsız eylem birliği
2007-... Logosuz, adressiz bir yolculukla başlayan işlerle
Siz kimsiniz? sorusuna verilen çarpıcı yanıtlar:

"Isı yükseldiği zaman buharlaşıp ihtiyaç olan bölgelere yağarlar"
Onlar karşımıza böyle gelmeyi tercih ediyorlar. Ne güzel...

İşte iyi vakit geçirebileceğiniz tatlı bir yağış vakti yine geldi:

http://www.yazarkafe.com/icerik/463000/surdurulebilir-yasam-film-festivali.htm
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10151203853003172&set=oa.109385472560928&type=1&theater
...


15 Temmuz 2012 Pazar

Proje: Organik tarım ve hayvancılık çiftliği

Proje çağrısı ve katılımcı arayışları

Fikir yaratıcıları, destekçiler, mütevazi ve uzaktan yatırımcılar, bahçe hobisi, vb. katılımcılara açık proje

İçindekiler
A. Proje katılmcılarının alanları ile mevcut bilgi ve deneyim potansiyeli
B. Deneysel pilot olanaklarla bazı aktif (kuramsal/pratik) araştırma alanları:
C. Deneyimli Danışmanlar ve Erişim Kaynakları:
D. İlgililere gönderilebilecek dosyanın kapsamı:


A. Proje katılmcılarının alanları ile mevcut bilgi ve deneyim potansiyeli

Akademik araştırmalar:
Şehircilik, Mimarlık, Tasarım, İşletme, Felsefe, Tıp, Mühendislik(Endüstri, Elektrik, Elektronik, Haberleşme), İnşaat, Lojistik, Antropoloji, Eğitimci, Anaokulu öğretmenliği, Psikoloji, Sosyoloji, İstatisti, Psikiyatri
Sanat alanları: Tiyatro, Dans, Sinema, Heykel, Resim

Pratik saha:
  • Tarım ve Hayvancılık deneyimi,
  • Kültür ve Doğa sporları etkinlikleri,
  • Aktivist deneyimi,
B. Deneysel pilot olanaklarla bazı aktif (kuramsal/pratik) araştırma alanları:
  1. Fethiye-Faralya köyü, Permakültür ve Tarımsal deneyimli girişim modelleri
  2. Aktif çiftlik evi ve arazisi '10-15 dönüm', işletimin iyileştirilebilirliği?
  3. Böyle bir projenin amaç ve kapsamı nasıl oluşturulabillir?
    Pratikte yaşama döngüsü deneyimleri olan danışmanlarımızla birlikte (eğer kabul ederlerse)
    böyle bir girişimi yönlendirmeye ne dersiniz?
  4. Kırsal yaratıcı yerel malzemeli mimari modellemeleri?
  5. Pratik Ararştırma sahaları: İstanbul, Sivas, Tokat-Niksar, Malatya, İzmir, Bodrum, Ordu
  6. Kırsal ve kentsel yaşamlarıın eleştirisi
  7. Buğday Derneği vb. org.pazar dağıtımcıları hk.da araştırmalarBağlantı
  8. Permakültür, Tarım ve Hayvancılık ile ilgili eğitici yada deneyim videoları (Youtube)
  9. AOÇ örneğinde gelişmeler (tezleştirilmesi beklenir...)
  10. Köy Enstitüleri deneyiminin (tezleştirilmesi beklenir...)
C. Deneyimli Danışmanlar ve Erişim Kaynakları:
  1. wvw.surdurulebiliryasam.org/ Tasarımcı, Sürdürülebilirlik uzmanları, Stratejist
  2. Müh., lojistik, org.zinciri http://www.facebook.com/cemulusoy

Diğer Yayınlar:
  1. Kitaplar (Permakültür vb)
  2. Makale, bildiri (doc, pdf, ppt)
Sosyal düşünsel altyapı:
  1. "Deyişim" e-grubu http://groups.google.com/group/deyisim?hl=en
  2. Çöpkutum e-grubu http://groups.google.com/group/copkutum?hl=en&pli=1
  3. Güncel AB - TC-Tübitak destekli projeler ve başarı hikayeleri
  4. ...
D. İlgililere gönderilebilecek dosyanın kapsamı:

Özet
Aşağıdaki bazı tespitlerden hareketle ve farklı motivasyonlarımızla ortak (ütopik olmayan)
bir proje oluşturma yoluna girmek isteyebilirsiniz. (Canlı Büyüyen Örnekler: Buğday-TaTuTa)

Tespitler:
Modern kentsel yaşamın yarattığı tahribata mahkum değilsiniz.
Alternatif bir yaşam modeli geliştirebilirsiniz.

İçindekiler:
  1. İlgili örnek prjlerden deneyimler:
  2. Sahada yerinde tespitler (sohbet notları-foto-yerel bilgiler-iş akışları-bütçe-döngü)?:
  1. Proje Gerekçelerimiz
  2. Uzman ve Akademisyenlerden bazı gerçekçi deneyim birikimleri
  3. Kaynaklar (deneyimleri ve gerçekliği sizlere doğrulayacaktır)
Bir Proje Model Taslağı Denemesi:
I. Strateji
II. Pazarlama
III. Paylaşımlarınız?
IV. Dolaylı Sonuçlar

Yeni Sorular:

3 Haziran 2012 Pazar

Yer bilimlerinde buluşma gizemi

Potansiyel disiplinlerüstü bir yaklaşım her derde deva olurdu:
(Jeoloji, Jeofizik, Maden, Geomatik, Ziraat, Çevre, Kıyı, Coğrafya, Şehircilik, Mimarlık, İnşaat, Ulaşım)
Diğer bilim alanlarını da besleyebilecek bu tür açılımlara gereksinim var.

Yer Bilimleri Enstitüsü gereksinimi çoktan artmış durumda, görüp organize olabilen gözlere:

10 Mayıs 2012 Perşembe

KAZ DAĞLARI - ALTIN Madenleri ve doğanın katliamı

  • KAZ DAĞLARI / BU KATLİAMA SEYİRCİ KALMAMAK İÇİN LÜTFEN PAYLAŞALIM!!!

    *Eşsiz doğal kaynakları, endemik bitkileri, mitolojik ve arkeolojik özellikleriyle, ülkemizin önemli tabiat alanlarından birisi ve gezegenimizin İsviçre Alplerinden sonra, ikinci en önemli oksijen deposu olan Kaz Dağları, tüm özelliklerini kaybetme riskiyle baş başa!

    *Kaz Dağlarının kendine özgü köknar ağacı ve 47 endemik bitkisi, 78 nadir bitkisi, 906 bitki türü ve milyonlarca ağaç, orman içi dip bitkileri ve tüm tatlı su kaynaklarıyla birlikte, canlı yaşamı da ciddi tehdit altında.

    *Sadece % 30’luk kısmı milli park ilan edilen Kaz Dağlarının bağrı kazılıyor, kayaları dinamitleniyor, asırlık ağaçları kesiliyor, endemik bitkileri yok ediliyor, yollar yapılıyor, şantiyeler kuruluyor, sondaj alanları açılıyor, toprağına çaresi olmayan zehir sızdırılıyor, suları zehirleniyor, havası karartılıyor!

    *Kaz Dağları’nda daha çok altın, altının yanı sıra, bakır, kurşun, çinko gibi başka madenler aranıyor.

    *Kaz Dağları’nda 250-300 ton altın rezervi olduğu tahmin ediliyor. Toprağın derinliklerinde zerrecikler halinde bulunan bu altının çıkarılması için, toprağın yüzlerce metre kazılması, tonlarca toprağın siyanür ile ayrıştırılması gerekiyor.

    *Topraktan bir gram altının ayrıştırılması için yarım ton su, 175 gram siyanür gerekiyor. Örneğin Bergama’nın Ovacık Köyü’nde işletilen altın madeninde, 1 ton topraktan ortalama 10 gram altın elde edilmektedir ve bugüne kadar 17 ton altın çıkarılmıştır. Bu binlerce ton toprağın kazıldığı, siyanürle ayrıştırıldığı anlamına geliyor.

    *250 ton altının çıkarılabilmesi için; 43.750 ton siyanür, 125 milyon ton su kullanılması ve 250 milyon ton toprağın kazılarak, hallaç pamuğu gibi atılması gerekiyor. Uygulamada ise, 2,5 milyar ton kaya ve toprağın siyanür havuzlarına taşınacağı hesaplanıyor!

    *Bu arada ne kadar ağacın kesileceği, orman altı dip bitkisinin ve endemik bitkinin yok edileceği, hayvan varlığının ne denli zarar göreceği, ne kadar suyun zehirleneceği, ne kadar zeytin ağacının kuruyacağı, kaç dönüm mera alnının yok olacağı ayrıca hesap edilmek durumunda.

    *Yerel halkın sağlık açısından göreceği zararların da ne olacağı bilinmemekte!

    *Yerel turizmin olumsuz etkilenmesi, ekonomik kayıplar, çevresel yıkımın maliyeti de eksi hanesinde yer almakta.

    *Altın çıkarılan bütün alanlarda, geriye siyanür ile zehirlenmiş toprak, ormanı yok edilmiş bir alan, toprağı alınmış dev çukurlar kalıyor.

    *Kaz Dağları bir ölüm kalım mücadelesinde.

    *Dağlar şantiyeye döndü, ağır iş makinelerinin durağı haline geldi.

    *Sanki büyük bir felakete uğramış görüntüsü sergiliyor.

    *Aklını kaybetmişçesine bir saldırının odağı haline geldi; 16 maden şirketi, ‘altına hücum’ deliliğiyle bağrını deşiyor bu eşsiz ve güzel dağın.

    *Cennet olarak bu ulusa bahşedilen Kaz Dağları, bu ülkeyi ve güzellikleri hak etmediğimizi kanıtlarcasına bir saldırıyla, aldırmazlıkla, inatla ve geçici maddi hırslarla cehenneme döndü, dönüyor!

    *Çoktan havası solunamaz, suları içilemez, zeytini hasat edilemez hale geldi.

    *Üstelik bu eşsiz doğa parçası, yasalarla, uluslararası sözleşmelerle, kamu gücüyle ve ülkemizin çıkarları için, halkımızın adına korunmakta(!)

    *Bakın, bu tahribat nasıl başladı;

    *2004 yılında çıkartılan 5177 Sayılı Maden Yasası’nın 7. Maddesi ile tarım alanları ve ormanlar, sit alanları ve su havzaları ile kıyılarda maden aranmasının ve işletilmesinin önü açıldı.

    *Bu yasa ile artık, maden arama faaliyetleri ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin dışında bırakılırken, arzu edilen her yer için, hatta arkeolojik alanlar için dahi, maden arama ruhsatı kolaylıkla alınabilir ve maden çıkartılabilir. ÇED, ancak aranan sahada maden bulunursa, işletme ruhsatı için gündeme geliyor.

    *Bu yasa ve yasada yapılan değişikliklerle birlikte, ormanlar, tarım alanları, mera ve sit alanları, kültürel zenginlikler, millî park, tabiat parkı ve özel koruma alanlarında büyük bir tahribatın önü açılmış oldu, doğal ve coğrafi güzellikler korumasız bırakıldı.

    *Bu yasa sonrasında korumasız kalan Kaz Dağları ya da bir başka maden arama alanında bakın ne gibi tahribatlar oluyor;

    ‘’…Kaz Dağları’nda delikler açılırken, bir sondaj makinesi en az 30 metrekarelik bir alanı kaplıyor. Bu büyüklükte bir alandaki bütün ağaçlar kesiliyor. Sondaj bir defada bitmiyor, sayısı 100’leri, 300’leri bulabiliyor… Şantiyelerin kurulmasından iş makinelerinin ormana girebilmesi için yol açılmasına kadar çok kapsamlı bir faaliyet gerekmektedir. En azından, (37 adet) arama ruhsatı olan 16 şirket için 16 ayrı şantiye, (yaşam alanları, barakalar vb.), ayrı makine parkı ve yollar gerekiyor. Altın bulunması halinde madenin yıkanması için yapılacak büyük su havuzları da işin çabası (Prof. Dr. Cihan Dura)…’’

    *Kaz Dağlarında, 285 ayrı bölge için arama ruhsatı verildiği biliniyor!

    *Kısacası, adına uygun bir şekilde her karış toprağı ‘kazılan’ ‘Kaz Dağları’, kaderine teslim olmuş bir şekilde, yok edileceği günü bekliyor!

    Çevre Misyonu Platformu /ÇEVREM
    28 Şubat 2012, Salı

    · · Paylaş · 11 Mart


    • Tuhaf Conan ve 281 kişi daha bunu beğendi.
    • 1.162 paylaşım
    • 50 / 69

      • Gül Civelekoğlu Hani maka maymunları varya .ıçları açık.Aynaya baksınlar kendilerine benzetmiişler.
        Salı, 17:41 ·

      • Tolun Cerkes Bunu da yaptılar sonunda demek! Eskiden beri konuşuluyordu kaz dağlarındaki ağaçlar altın için kesilemez deniyordu. Bir ara safça bu işten vaz geçildiğini düşünmüştüm. Demek sessizce doğa katliamı başlamış bile. Bunu durdurmak için şu an ne yapılabilir? Bizim gibi bu haberi paylaşarak belki daha çok kişinin bundan haberdar olmasını sağlarız. Bu işe izin verenlerin şu an ülkemizi yönetenler olduğu açık.
        Salı, 22:34 · · 1

      • Şeref Çelik Yazıklar olsun bunu yapanada ,göz yumanada ...
        Dün, 00:15 ·

      • Nuran Özses belkide bir otel yükselteceklerdir BİRİLERİ .AŞÇAKLAR .
        Dün, 09:49 ·

      • Gokhan Gocmen hukumet halktan guclu olunca bızlerde ancak acıları burdan paylasmak kalır
        Dün, 10:58 ·

      • Gokhan Gocmen bırakın 1 kaz dagını 1000 dag bu hale gelmeden kımsdenın uyanacagı yok
        Dün, 10:59 · · 1

      • Ismail Şahin turkıyede basbakan altın ısıne gırınce cok gorulmez boyle doga katlıamları
        Dün, 14:06 ·

      • Nevzat Salim
        Tüm arkadaslarin söylediklerine gönülden bende katiliyorum.Dünyanin bes kitasinda bulunmus ve oralardsa aylarca yasamis biri olarak söylüyorum,böyle AGAC ve Doga katilleri sadece ve sadece Türkiyede.Ve Dünyada betonu bu kadar cok seven insa...Devamını Gör

        Dün, 15:53 ·

      • Erman şenermen dogayi sevip koruyabilmek oncelikle kendisiyle barisik toplumlarin isidir..
        Dün, 17:09 ·

      • Turgut Gozleveli maksadiniz nedir?odun mu altin mi fakat ne olusa olsun yerine yeni agac dikemiyeceksen bu ormana dokunma lutfen yeteri kadar hasar verdinz
        20 saat önce ·

      • Kaya Gürbüzel
        Tüm dünyada altın arama çıkartama yetkisi 3 ailenin sahibi olduğu uluslar arası holding ve tröstlerin elinde,kendi ülkelerinde uygulayamayacakları acımasız yöntemleri özellikle geri bıraktırımış 3.dünya ülkelerinde özellikle Afrika'da uygul...Devamını Gör

        19 saat önce ·

      • Kaya Gürbüzel Sıra Kazdağları ve Gökçeada'da ama ölümüne bırakmayacağız 6 mayısta Ada'da bir çevre yürüyüşü yaptık ses getirdi isteyen sayfama girerek resimlari görebilır,haydi Kazdağlılar sıra sizde örgütlü mücadelenizde başarılar,yanınızdayız.
        19 saat önce · · 1

      • Zeki Kilic orman bakani yokmuydu?
        18 saat önce ·

      • Atalay Altuğ KAZ DAĞLARI DEĞİL KAZI DAĞLARI OLMUŞ.DOYMAK BİLMEYEN VE GÖZLERİNİ PARA BÜRÜMÜŞ DOĞA DÜŞMANI ŞİRKETİNDE ONA RUHSAT VERENİNDE .........
        18 saat önce · · 1

      • İsmail Yanmaz Kaz Dağları nın yanı sıra, maden uğruna (kömür, mermer, altın, krom vs) başka güzelliklerin katledilmesine de karşı çıkılmalı. Hepimize ait olan bu değerlerin birilerinin para hırsına kurban edilmesine direnmeliyiz. Ayrıca, yabancılara karşı çıkarken, daha hoyratça çalışan yerli şirketlere de aynı kararlılıkla karşı durmalıyız...
        18 saat önce · · 1

      • Yılmaz Kaya Din iman diye diye insanlar kör oldu yeraltı yerüstü kaynakları bitiriyorlar araplaştırılan insanlarımıza çöl lazım.
        18 saat önce · · 1

      • Suat Özönder YUUUUH DİYORUM BU BÖLGEYİ HARABE HALİNE GETİREN ZİHNİYETTEKİ SİSTEME, YUUUUHHHH!!!
        17 saat önce ·

      • Murat Gölgider Kapitalist düzende para her şeyden önce gelir!
        13 saat önce ·

      • Ozan Tan Şerefsizler...! Ağzınıza toprak dolsun...
        12 saat önce ·

      • Ersin Altuntaş Bu görüntülerde de anlaşıldığı üzere, sanırım o bozkır gibi görünen bölgeleri yerleşim birimi haliine dönüştürecekler.!
        11 saat önce ·

      • Ibrahim Demir BEN YAŞAM ALANLARIMI YOK ETTİKTEN SONRA NE YAPAYIM ALATINI PARAYI PULU YAZIK ÇOK YAZIK
        8 saat önce ·

      • Gamze Alper Turan para para para.....
        7 saat önce ·

      • Hasan Gürbüz yazk
        6 saat önce ·

      • Sabri Guler
        Bu yalanlarla nereye kadar gideceksiniz? Burası neresi, hangi altın madeni firması şu anda orada çalışıyor. Sahtekarlıklara başarı diyenler şaşırıyorum. Verdiğiniz rakamların hiç biri doğru değil. İşin garibi kendini aydın görenlerin sorgul...Devamını Gör

        6 saat önce ·

      • Sabri Guler Türkiye'de 13 yıldır Bergamada, 8 yıldır Uşak'ta altın madenciliği var. Dünyada 100 yıldır yapılıyor. Çin'de ABD'de, İngiltere'de, Arabistan'da, Rusya'da... Necip Hablemitoğlu'nu iyi okuyun sahte yeşilciler
        6 saat önce ·

      • Eda Yiğit Kalay Bu resimde olan harabiyeti hiç ama hiç BEĞENMEDİM. Bu hırs artık insanların gözünü bürümüş. Allah gözlerini toprakla doyursun.
        5 saat önce ·

      • Kempka Edmund Guys,this is progress,destroy what is good and nice...
        5 saat önce ·

      • Mustafa Tastan Sadece Kaz Dağları değil, daha birçok dağı delik-deşik ediyorlar, düzlüyorlar. Bu dağ gidince tekrar büyümeyecek, ağaç gibi, sebze gibi. Bir defalık kullanılınca, gelecek nesillere yaşanacak bir dünya kalmayacak. Belkide kapitalistler başka gezegenlerde hayat buldu da, onun için katlediyorlar bu dünyayı.
        5 saat önce ·

      • Murat Balyali Üç kuruş için yapılana bak. Hayatta pek çok şeyi affedebilirim ama ağaç keseni affedemiyorum.
        5 saat önce · · 1

      • Sermet Sünnetcioglu Çocukluğumdan beri Yazlığımız Örenve Arturda geçirdiğm o soğuk ve güzel günleri artık üzülerek anıyorum .Nem oranı çok geceleri Antalya Gibi sıcak Oluyor Körfez Kaz dağlarında artık iklim ve Bitki örtüsü yok oldu .
        5 saat önce ·

      • Rahmi Gumus Bu dagi bu hale getirtenler birgun insallah belalarini bulur doslar...
        4 saat önce ·

      • Dilber Acar Harbek bir insan akciğerlerini kaça satabilir ki??
        4 saat önce · · 1

      • Menderes Özkan su doganinhaline bi bakin hey vijdansizlar namussuzlar teneffüs ettiginiz oksijen bu daglardan .
        4 saat önce ·

      • Simten Üvel yazıklar olsun bunu yapıp yaptıranlara
        3 saat önce ·

      • Rcp Aslnts kunduz bunlar kunduz
        3 saat önce ·

      • Meral Çardak kunduza hakaret olur.bunlara isim bile veremiyorum.kimlerin eline kaldı canım ülkem:((
        2 saat önce ·

      • Ege Goktuna Nasıl bir hırstır bu?
        2 saat önce ·

      • Svl Tprktp Flz ELLERİ KIRILSIN, AÇ SUSUZ HAVASIZ KALSINLAR, ELLERİNDE TONLARCA ALTINLARI OLSUN ...

      • Mustafa Okyay sakarya bilecik bursa arası bütün dağlar ormanlar aynı

      • Özge Baysal isin ucunda para varsa insanlar her turlu cınayeti isleyebiliyorlar... Baslarına yıkılsın serefsizlerin.
        35 dakika önce ·

      • Alirıza Seçik
        Kaz dağlarının eteğinde bir köy. adı "Doyuran" Altınoluk'a giderseniz kahvaltı için mutlaka uğrayın. enfes köy kahvaltısını deniz mansarasıyla birlikte İDA'nın eşsiz koynunda Homerosla, Aşille,promethüsle ya da tanrıların tanrısı Zeusla bi...Devamını Gör

        34 dakika önce ·

      • Arzu Ataç OTEL Mİ YAPCAKLAR NE BU YA
        16 dakika önce ·

      • Cumhur Kocalar ‎- Madenciler ülkelerini kalkındırmak için çalışırken bu doğal çöküşü nasıl göz ardı edebiliyorlar pek anlayamıyorum.
        2 saniye önce ·

      • Cumhur Kocalar Sermaye içinse doğanın pek bir değeri yok, eğer yasalar (?) olmazsaydı, onlar her şeye hükmedebilirlerdi, bu yüzden kapitalizmin salt kar zihniyeti yok edicidir ! Kaybedileni ise, geri döndüremeyeceğimiz gezegenin halinden apaçık belli.
        2 saniye önce ·

      • Cumhur Kocalar ‎[Amerikayı Amerika yapan Madenleri (ve hırslı insanları) olmuştur.] Türkiye ise maden yataklarını aramaktan aciz, ancak 30 m aşağısındakileri çıkarmaya gücümüz yeterken, bazı ülkeler çok daha derinlerde (!) kaynak arayıp, müthiş büyük rezervleri bulup, işletebiliyorlar, bizse fakirliğe talim edip, kaynaklarımızı uzun süreler kiralayıp, yüksek performanslı şirketlere adeta satıyoruz.

        ÇED raporlarına uyulmadıkça israrlı doğa katliamı sürecektir. Halbuki disipinlerarası işbirliği içinde tüm bu arazileri yeniden kazanmak olası.
         
        2 saniye önce ·

FELSEFE SANAT BEDEN BİLİNÇ ÖZNE DUYGU FİZİK SPiNOZA DELEUZE NiETZSCHE İst Cumhur KOCALAR